23 Nisan 2013 Salı

Reçel Nutella'dan büyüktür! -Bencil Dükkan- ^.^


Herkese merhaba,
Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, çocukların bayramı kutlu olsun, bugün keyiflerince geçirsinler, ailelere sesleniyoruz bugün çocuklarınızı fazladan şımartmanızın zararı yok.
Ne mutlu çocuklara bayram hediye etmeyi düşünen bir liderin arkasındaki nesle!


Bizim de telaşımız çok bugün. Hem bayramdan sebep içimiz kıpır kıpır, iki dirhem bir çekirdek hazırız.
Tebrik e-mail ve telefonlarımızı ettik ve şimdi Bencil Dükkan’ın sahibi Dilay İçgüdel’i bekliyoruz. Worry ve ben röportaj yapacağız çok heyecanlıyız. Artık her Salı size bir şey anlatıyor, tanıtıyor olacağız.


“Dikkat Dikkat!” başlığı altında bu hafta defterlerimizi yapan Bencil Dükkan’ın sahibi Dilay ile konuşacağız. Worry çok heyecanlı olduğu için Dilay iyi bir başlangıç olur diye düşündük. Hem kıymetli defterlerimizi yapan elle tanışın istedik, hem de reçellerine bayılıyoruz.  ^.^

Dilay birazdan burada olacak, röportajı Worry yapacakmış, çok hevesli, biz de oturup izleyeceğiz, bir nevi bize canlı yayın, size okuması kalacak : )
Şu an kurabiyeleri masaya hangi şekilde koyacağına karar vermeye ve çay servisi için hangi bardağın seçileceğine karar vermeye çalışıyor.
Dilay geldi, röportajımız başlıyor, keyifle okuyun ^.^

Worry: Merhaba Dilay, bu hafta ilk kez başladığımız “Dikkat Dikkat!” köşemizde senden bahsedeceğiz. Ben çok heyecanlıyım, burada soracağım soruların bulunduğu çıktıların 6 adet kopyası var, çay filan dökülürse endişelenme, yedekliyim. İlk sorumla başlıyorum, asıl mesleğin nedir?

Dilay: Merhaba Worry, umarım hiçbir şey dökmeyiz. Kurabiyeler ve masa çok güzel görünüyor, teşekkürler. Ben Mimar Sinan Üniversitesi mezunuyum, Endüstri Ürünleri Tasarımcısıyım. Bir çok mimari projede çalıştım. Şu anda annemle birlikte hazırlıyoruz reçelleri. Her ne kadar didişsek de onunla bir şeyler üretiyor olmak çok keyifli. Esnaf olmak genlerimizde var o sebeple severek yapıyoruz işimizi : )

Worry: Bencil Dükkan fikri ne zaman düştü aklına, nasıl geldik bugünlere?

Dilay: Fikir 2006 yılından beri var ama hayat, iş güç derken ertelene ertelene bugünlere geldik. Özgün tasarımlarla dolacak bir atölye olarak planlandı. İsim buradan çıktı aslında her şeyin tek olmasından. Reçel ilk başlarda aklımda yoktu. Bencil yemeği, doğal olanı seviyor. O sebeple reçel girdi hayatımıza. Yani biz “bencil”iz ve neyi seviyorsak bu dükkan da o olacak.

Worry: Bencil Dükkan’ı kurdun ve ilk hissin?

Dilay: Öncelikle çok mutluyum. Hep fikir olarak hayaller kurduğum Bencil’im artık birçok ürünümüzde ismiyle, cismiyle var. İlk fikrin oluştuğu yıllarda cesaretli olmadığım için kendime çok kızıyorum. Bencil asıl amacına henüz ulaşmadı. Ama gelecek de Bencil ilk oluştuğu fikriyle evde, mutfakta, ofiste kullanılabilecek mini mobilyalar, aksesuarlar gibi ürünlerle devam edecek. Hatta büyüdükçe kişiye özel ürünlerle nihai amacına ulaşacak : ) İnsanların tepkisinden doğru yolda olduğumuzu hissediyoruz.

Worry: İsminden ötürü negatif bir izlenim bırakacağını düşündün mü? Ki hiç bırakmıyor bu arada, malum benim de adım Worry o sebeple galiba markana özel bir ilgi besliyorum  :)

Dilay: Aslında hiç kimse kötü bir yorum yapmadı. Genelde hep dediğin gibi söylüyorlar isim negatif ama hiç öyle hissetmiyoruz deniyor. Galiba logomuz, renkli görsellik veya fotoğraflarımızın etkisi var diye düşünüyorum. Bir de ana konumuz çok tatlı ;)

Worry: Bencil dükkandan neler alabiliriz?

Dilay: Öncellikle annenizin yaptığı kalitede, katkısız reçellerimizden alabilirsiniz. Organik değiliz, katkısız üretiyoruz. Mesela kayısı istersek Malatya’dan getirtebiliyoruz. Diğer çoğu ürünü ya pazarlardan veya halden mümkün olduğu kadar seçerek almaya gayret ediyoruz. Donmuş meyve kullanmıyoruz. Şimdi ki çalışmalarımız, araştırmalarımız şekersiz veya çok az şekerli yaparak daha doğal reçeller sunabilmek. Portakal, tarçınlı portakal, nar, ayva, şeftali, çilek, amber, bademli gün kurusu, kuru kayısı, kivi, böğürtlenli, mürdüm erikli gibi birçok meyveden üretim yapabiliyoruz. Zamanla çeşitleri daha da artıracağız. Sipariş üzerine de yapıyoruz. Ayrıca bu reçelleri küçük kavanozlarda nikah, doğum günü, yılbaşı gibi özel günleriniz içinde dekore edip, sunabiliyoruz. Hediye alternatiflerinizi çoğaltmak için Türk kahvesi ve çay fincan setlerimiz var. Fotoğrafladığımız/sevdiğimiz ikon ve sözlerle süslediğimiz el yapımı defterlerimiz var.                                



Worry: Evet defterlerimize geldik. Biz de defterlerimizi çok seviyoruz, onların bir kısmından “bizim” diye bahsetmekten keyif duyuyoruz.

Dilay: Çok yakında defterlerimizle ilgili bir sürprizimiz de var.

Worry: Şimdilik bu bir sır, haftaya herkesle paylaşacak duruma geliriz : ) Reçel geleneği üzerine neler söylemek istersin? Reçel Nutella'dan büyük müdür? :)

Dilay: Kesinlikle çok daha büyük ve aslında çok da eski. Türk Tatlıları Tarihi’ne baktığımızda Osmanlı dönemine dayanan ve hatta şahlanan bir reçel geçmişi var. 15.yy kayıtlarında gülbeşeker, ağaç kavunu, turunç, limon kabuğu, emlec, zencefil murabbaları ve taze ceviz reçellerine rastlanıyor. Ve 16.yy’da 1001 türlü reçel varmış. Misafire tatlı olarak sunulduğunda inanılmaz bir görsel zenginlik söz konusuymuş. Ayrıca evlerde de reçel yapmak bir sanatmış; her evin hanımı kendi eliyle reçel yapmaktan gurur duyarmış. Oldukça geniş ve okumaktan çok keyif alınabilecek bir tarihi var “Reçel”in. 

Worry: Senin reçellerini hangi tatlılar için önerirsin ve hangilerini? Örneğin yoğurda hangisini ekleyelim, tart üzerinde hangisini kullanalım?

Dilay: Şeftali marmeladı, ayva reçeli ve mürdüm eriği marmeladı benim kişisel favorim. Ve yoğurt üzerine döküp, yemekten en keyif aldıklarımdan. Reçel ve marmelatlarımızı kurabiye, tart gibi ürünlerinizde kullanabilirsiniz. Genel tüm marmelatlarımızı özellikle tartlarda kullanmak lezzetlerini arttıracaktır. Bencil Dükkan’da ileriki zamanlarda tek kişilik “bencil” pastalar da bulacaksınız.
                             


Worry: Birlikte yaptığımız defterlerin adresi belli. Peki sadece Bencil’e özel ürünleri nasıl satın alıyoruz?

Dilay: Girişimlerimiz devam ettiği için şimdilik facebook/ twitter hesaplarımız üzerinden veya benciltasarimdukkani@gmail.com ‘dan mail ve mesajlarla siparişlerinizi alıyoruz. Maksimum 2 gün içinde elinizde oluyor. Hatırlatmak isteriz kargo bedelini karşı ödemeli yapıyoruz. Bu sebepten sipariş vereceklerin toplu sipariş vermelerini öneriyoruz. 

Worry: Teşekkürler Dilay. Bu tatil gününü bize ayırdın, umarım yanında ayva reçeli de getirmişsindir ^.^

-Herkesin bayramı kutlu olsun, biz ekmek kızartmaya gidiyoruz Dilay ayva reçeli getirmiş ^.^
Sevgiler,
Happy







19 Nisan 2013 Cuma

Dans, hediye, bisiklet ve yeni tasarımlar üzerine!


Keyfimiz yerinde!
Çok istediğimiz ama netleşmediği için adını veremediğimiz marka ile prensipte anlaştık, sözleşmeler imzalansın, duyurusunu o zaman yapacağız : )
Worry şu anda kimseye söylememize izin vermiyor, son dakika felaketleri diye bir şey varmış, ben de ona her gün olan mucizeler de vardır diyorum, sonuç o kazandı ben bekliyorum, yoksa sakinleşmeyecekti.
Bence kendince totem yaptı ya neyse.
Bencil Dükkan ile el ele yaptığımız defterlerimizin satışını orada da yapacağız.
tık tık tık http://shop.dontworrybehappy.com.tr/K19,el-yapimi-defter.htm

Sürprizler bitmiyor, beyler çok şikayetçi "hani bize hani bize" diye, o sebeple cüzdan ve kartvizitlik tasarlanıyor şu an, %100 deri, %100 el işçiliği ve tabi ki sınırlı sayıda.
Mayısta hangi markayla çalıştığımızı, neler yaptığımızı göreceksiniz, az kaldıııııı!

Bu arada en son yoga yaptık hatırlarsınız, yaz geliyor diye bir de acaba dansa mı başlasak diye düşünüyor Worry.
Bisikletle doğa gezisi planlarımızı da unutmayalım.
İnternette ufak bir araştırma yaptım, aradığım bisikleti buldum, haftaya gidip alacağım Worry'ye de sürpriz olacak: )
Dansa gelince onunla ilgili araştırmayı Worry yapmak istiyor, bakalım başımıza neler gelecek!



Haftamızı da anlatalım. KanalTürk Spor Spikeri Nevra Öner Varol için, onun uzun kirpiklerinden ilhamla bir çanta hazırlandı, işin en güzel kısmı çantanın beğenildiği andı bizim için ^.^


Önümüzdeki haftanın sürpriz tasarım çantası da hemen aşağıda ama kime olduğunu hediye sahibine ulaştığında söyleyelim de sürpriz bozulmasın di mi ama ? :)

Sevgiler,
Happy

16 Nisan 2013 Salı

İnternetten alışveriş yapmaktan korkmayın, güvensiz sitelerden alışveriş yapmaktan korkun! ^.^


“Vaktim az, internetim çok!”

e-Ticaret markalarının alışveriş güvenliği

Alışveriş yapmak; temel ihtiyaçlarımız, lükslerimiz, olmazsa olmazlarımız.
Gerçek mağaza anlayışıyla yarışan e-ticaret sitelerinin; tasarımları, altyapıları ve verdikleri hizmet kalitesinin faturası bir mağaza gideriyle yarışacak standartta.
Hal böyle olunca insan gücünden ve genel giderlerden tasarruf etmek isteyen ve hızlı alışverişi destekleyen her marka kendi e-ticaret sitesini kurdu.
Dokunmaya, alacağı ürünü denemeye alışık Türk insanı ise başka bir sorunla karşılaştı “ya gerçeği fotoğraftaki gibi değilse?”.
Mağazada değişim-iade sürecini birebir diyalogla çözen markalar, müşteri hizmetleri ağı kurmak durumunda ve başka bir sektörde hem uzmanlaşmak hem de istihdam yaratmak durumunda kaldılar.
Ürüne dokunarak, deneyerek almanın keyfi ayrı bir yerde dursa da hızlı ve farklı alışverişin yerini de hiçbir şey alamaz.
e-Ticaret’i desteklemek isteyen markaların, e-dükkanlarındaki indirimler ve kampanyalar dokunmatik Türk insanının kalbini çaldı.
Şu anda 2012 yılında bir önceki yıla oranla %35 büyümüş bir sektörle karşı karşıyayız “e-Ticaret”.
Güvenlik tüm markaların ilk sıradaki önceliği haline geldi.
Don’t Worry Be Happy olarak müşteri gizliliği ve güvenli alışveriş konusunda oldukça dikkatli ve hassasız.
Markamızın e-Ticaret alt yapısı PAYU’ya emanet.


PAYU NEDİR?
PAYU Dünyanın en önemli medya ve e-ticaret markalarını bünyesinde bulunduran Naspers’ın bir iştirakidir. Halihazırda 16 ülkede faaliyet göstermektedir. Dünyada 25 binden fazla üye işyeri ile çalışan PayU, Türkiye’de operasyonlarına 2011 yılının Eylül ayında başlamıştır.
PayU Türkiye, uluslararası düzeyde kazandığı bilgi ve deneyimini, Türkiye e-ticaret pazarının ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirerek sektörde faaliyet gösteren e-ticaret firmalarının önemli bir iş ortağı olmayı hedeflemektedir. Özellikle üye işyerlerinin risklerini minimize edecek katma değerli servisleriyle sektörde önemli bir ihtiyacı karşılamayı da amaçlamaktadır.
Sanal POS çözümleri, gelişmiş sahtecilik (fraud) önleme filtreleri, 7 gün 24 saat hizmet veren uzman sahtecilik izleme ekibi ve daha birçok servisle PayU Türkiye, bir yandan e-ticaret işletmelerinin hizmet kalitesini artırırken, diğer yandan Türkiye’nin önde gelen banka ve lisansör kuruluşlarıyla yaptığı işbirlikleriyle sektöre yenilikçi bir hizmet anlayışı getirmektedir.

PAYU KİMLERLE ÇALIŞIR?
-Markafoni
-Tatilsepeti
-Grupfoni
-Zizigo
-Dagi
-Hummel
-I Love Shoes

Daha ayrıntılı referans listesi için;

Özlem Öztürk  &  Elif Aydın


11 Nisan 2013 Perşembe

Hafta sonu yoga yaptık, mutluyuz! ^.^


Merhaba,
Bir süredir sizden uzak kaldık. O kadar çok çalışıyoruz ki yetişemez olduk.
Ama hayatımızda tabi ki renk var.
Worry ile birlikte Yoga yaptık hafta sonu.
Ne yalan söyleyelim, hala etkisindeyiz.
Her şey benim Worry’ye “çok gerildin toplantılar yüzünden bak sırtın filan tutulacak” dememle başladı.
Ya sırtım tutulur, yatmak zorunda kalırsam diye telaştan tüm gün internette ne yaparım diye araştırmış. Yogaya karar vermiş, bir de Facebook’ta İda Yoga’yı bulmuş, hatta ikimizin adına randevu almış. Sistemleri, ister Kadıköy Moda Gönüllü Evi’nde, ister b.a.s.i.c stüdyolarında (www.basic.com.tr) , isterseniz de belirleyeceğiniz bir mekanda özel ders şeklinde işliyormuş.
Worry insanlar arasında düşmekten korktuğu için bizim tercihimiz ofisimizde özel ders şeklinde oldu ^.^
Tabi burada yazdığım kadar kolay olmadı her şey. Worry önce rahat tişört, tayt ve yoga matı alışverişine çıkıp 2 gün ortalıkta görünmedi, sonra acaba becerebilecek miyim korkusuyla internette izlediği yoga hareketlerini yapmaya çalışırken yakaladık, ofis çalışanları olarak Worry’i gözetim altına aldık, gevşeyeyim derken kendini sakatlayacak haberi yok.
Bir de yemek mevzusu var tabi, tam baş aşağı bir hareket yaparken kusmamak için midenin de hafif olması gerek, haydi bakalım hafif besleneceğiz diye bir sürü yemek tarifi bulup denemeler başladı. Worry şu anda bir yoga mastırı kadar bilgiye sahip, daha bir gün önceden yogadan 2 saat önce yiyeceğimiz yemeğin derdine düştük desem abartmış olmam.
Yoga eğitmenimiz Zeynep Yılmaz 11.00’da ofisimizdeydi. Hepimiz ip gibi dizildik, yeni tişörtlerimiz, taytlarımız ve ilk defa karşılaştığımız matlarımızla okul çocuğu gibiydik.
Zeynep öncelikle, ofiste doğru oturma ile ilgili kısa bilgiler verdi ve tabi Worry hepsini not etti. Mesaimizden zaman çalmamız her zaman mümkün olamayabilir. Bu yüzden ofiste çalışmaya birkaç dakikalık aralar vererek yapabileceğimiz rahatlama hareketlerinden konuştuk ve bütün hafta büyük heyecanla beklediğimiz yoga dersimiz başladı.
Derse meditasyonla başladık. Sonra ısınma hareketleri. Tam esnemeye geçecektik ki Worry hayatımda duyduğum en yüksek sesli çığlığı attı. Esnerken beli acımış gibi hissetmiş. Bakın acımış değil, öyle hissetmiş. Zeynep onu rahatlatacak birkaç hareket daha yaptırttı ve derse devam ettik. Arkaya ve öne eğilmelerde tüm kanın vücudumuzda gittiği her damarı hissettiğimi söyleyebilirim. 10 dakikalık dinlenme pozuna geçtiğimizde biz 1 saattir yoga yapmış olduğumuza inanamıyorduk. Kendi içindeki sakinliği ve ahengi sanki zaman akışını değiştiriyor. Ders bittiğinde daha mutlu insanlardır, birimiz hariç, Worry!
Çünkü herkesin ajandasını yan yana koyan Worry diğer ders için uygun gün aramaya başladı bile, üstün olasılık hesaplamalarının arasına girmek istemediğimiz için onu ajandalarıyla baş başa bıraktık.
Hepimizin matı çantasıyla birlikte ofisteki dolapta diğer dersi ve Zeynep’i bekliyor.
Normalde haftada 2 ders almamız ideal olanı ama büyük ihtimal biz haftada 1 ders ve günlük ofiste yapabileceğimiz gevşeme hareketleriyle yogayı hayatımıza sokacağız.
Worry ondan beklenmeyecek bir performansla hepimizin hayatına yenilik getirdi.
Bizde benzer bir hareketi bisikletle yapmayı planlıyoruz ama şimdilik bu bir sır.
^.^
Sevgiler,
Happy


              Biz poz veremedik, Worry tayt bize yakışmadı dedi :)


1 Nisan 2013 Pazartesi

Bol sürprizli, keyifli, fiyonklu bir hafta olsun!


Merhaba,
Çok güzel bisikletler beğendim, henüz Worry’nin haberi yok ona sürpriz yapacağım. Malum mayısa şurada ne kaldı, hem form tutmak hem de baharın keyfini çıkarmak için biraz pedal sallayalım değil mi ama?
İşler güçler derken kendimize vakit ayırmayı ihmal etmemeliyiz.

Bu hafta yine çok güzel hediye paketlerimiz oldu, sahiplerini buldu.
LTB Tasarımcılarından Elif Zeytinci için Wonder Woman çanta, uçarak gitti, Elif’in omzuna kondu.




Şarkıcı Zeliha Sunal’ın Smokin Çantası ise limuzini tercih etti, malum çantamız fazla ciddi, kırmızı halıyı görmeden araçtan inmediği haberlerini aldık : )




Organizasyon ajansı Birevent’in kızlarına ise kırmızı kravatlar hazırlandı, toplantıda bir tek beyler mi kravat takabilir dediler, hemen olaya el koydular.



Uzun lafın kısası bol sürprizli, keyifli, fiyonklu bir hafta oldu, tam da en sevdiğimizden.

Bu arada önümüzdeki hafta Worry’nin kalbinin zor dayanacağı bir hafta olacak. Çünkü mağaza için araştırmalara başlayacağız. Bütün hafta sonunu henüz telefon edip randevusunu bile almadığımız toplantılarda ne giyeceğini düşünerek geçirdi. İlk görüşmeyi atlatsa rahatlayacağını düşünüyorum ama bakalım.

E-ticaret alışverişe vakti kalmayanların imdadına yetişirken, minik mağazamız sokaklara çıkıp dokunmadan alışveriş yapamayanlar için bekliyor olacak.
Çok heyecanlıyız, ben mağazanın dekorasyonunu düşünüyorum, Worry kira ve vergi hesaplıyor, ben fiyon hediye paketi seçiyorum, Worry yazar kasa yetişmezse düşecek tansiyonu için tuzlu ayran stoğu yapıyor, günlerimiz böyle şenlikli.
Bize şans dileyin.
Sevgiler,
Happy